Kayıtlar

Nisan, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

düz dünya

Resim
 Seslerden nefret ediyorum. Paslı, gıcırtılı sesler... Bana yapmak zorunda olduğum şeyleri neden sadece zorunda olduğum için, kanayarak yaptığımı hatırlatıyorlar. Çıt, çıt, çıt, çıt. Seslerin zehri parmak uçlarımdan kalbime rutubet akıtıyor. Sessizliğin duyulmayacağı bir sessizlik istiyorum, sessiz seslerin duyulmayacağı. Ölmeden nefes almak istiyorum. Gözyaşlarıyla bir cehennem söndürmeye çalışıyorum. Boynumdan akan ter damlaları beni boğan denizimi dolduruyor Küçük ölüm senfonim kulaklarımda yankılanıyor Bir milyon yedi yüz üç toz tanesi boğazıma yapışıyor Çürük portakal kokusu ve paslı sesler içimi söküp alıyor benden Tanrıyı öldürmek için dua ediyorum Ruhum patlayacakmış gibi, tükeniyorum. "Çünkü kim olursan ol bana dönüşeceksin. Bittiğin an başlayacağım. Sana yaratarak yok olmanın sırrını ezberleteceğim. Benimle savaşma, kazanırsan kaybedersin." Sığamıyorum buraya Dalgalanan duvarları izliyorum Sanki beni fırlatıp atacaklar Daha çok gömüyorum kendimi bataklığıma Dalgalar

ben de sizinle oynayabilir miyim?

 İçi dolu kocaman bir boşluk Uçuyorum, Düşüyorum, çırpınıyorum, kanıyorum.  "Yataktan düşmüşsün kalk yerine yat!" Parçalarının parçalarını parçalıyorum. Paralıyorum kendimi, Can çekiliyorum. Yüzüme bak Son sözlerimi söyleyeceğim, yüzüme bak. İyi ki yoksun ve soğuk yüzde hiçbir titreme yok Ayna dalgalanmıyor. Bütün gün boyunca dolaşıp durdum. Ne uğruna? Koca bir hiç. Beni çok fena kandırdın, sanki gerçekten arkadaşım olabilirmiş gibi. Kendimi cezalandırmam gereken ilk anda iterim onları, giderler. Peki ben ne yapacağım bu susmak bilmez kafayla? Yalnız olmak istemiyorum, insan içine karışamıyorum. Hızla geçip giden trenden hiç ulaşamayacağım manzaraları seyrediyor gibiyim. Ben arkadaş aramıyorum. Ben, sessizliğimi susturacak bir kurtarıcı arıyorum. Öyle biri yok. Ben sadece sürüklenmeyi öğrendim, kurtarılmayı bilmiyorum. İnsanın kendinde bir limanı olmalı, sığınacağı. Tam kalbinde olmalı Olmuyor Kendimden kaçıp kendime nasıl sığınayım? "Sığınacağım limanları bir bir batırd

fakat allah kahretsin insan anlatmak istiyor albayım.

Resim
Varlığımı bile hissedemezken bir oyun kurdum kendime. Sadece ben varım. Yazıyorum, okuyorum, kaçıyorum. Aynılarını sen yaparsan nasıl kaçayım? Bir an bile arınamaz mıyım hırslarımdan? Benim yaptığım şeylerle anılamazsın. Çektiğim acıyı bile ucuzca kopyalıyorsun, hangi acıya sığınayım ben artık? Neye benim diyeceğim? İtiyorsunuz beni, yok olduğuma inandırıyorsunuz. Zihnime ait hissetmiyorum. Kendimi kandırmak için başkalarına yaptığım rol elimden kayacak. Neye yatıyorum, ne yapabiliyorum. Adice bir uğraş buldum, zorla. Elimden alınacak. Hayır, keşke elimden alınsa. O zaman asilce istediğim için savaşabilirim.  Yanlış olan şey bende. Ait olamıyorum, hiçbir yere. Nefretim düşmüyor satırlara. Cümlelerini benden almayın. Hiçbir yere varmayan cümlelerim, denizin dibinde çürümeye bırakılan cümlelerim... "Artık her şeyden kuşku duyuyordu. Çünkü bu işin de sonunu getirememişti. İşte yine son anda kuruntular içindeydi. Oyunun sonunu merak edecek gücü kalmamıştı, her zaman olduğu gibi. Bir m